İzmir’de yaşayan Murat Selahattin Arık, 2014-2015 yılları arasında yatırım ve finans danışmanlığı hizmeti almak için özel bir bankaya başvurdu. Selahattin Arık, birikimini döviz satın alarak değerlendirmeyi düşünse de kendisine danışmanlık veren bankacının planı farklıydı.
İddiaya göre dolar kurunun artmasıyla birlikte banka çalışanı H.E.E, Murat Selahattin Arık’a, döviz alımında zarar edeceğini söyleyip, “Senin zararını borsada çıkaracağız, dediklerimizi harfiyen uygula” diyerek borsaya yönlendirdi. Banka çalışanının yönlendirmesiyle hareket eden Arık, birikiminin eridiğini farkedince danışmanın, kendisini yanlış yönlendirdiğinden şüphelenerek H.E.E’yi bankaya şikayet etti ve zararının karşılanmasını istedi.
İNCELEME BAŞLATILDI
15 Şubat 2015 tarihli müfettiş raporunda banka çalışanı H.E.E’nin, Arık’ı kasıtlı olarak zarara uğrattığı ve kendisinin ise kâr ettiği tespit edildi. Banka, H.E.E’nin iş akdini sonlandırdı. Selahattin Arık, avukatı Serkan Yassıoğlu aracılığıyla İzmir tüketici mahkemesinde bankaya belirsiz alacak davası açtı. Mahkemeye sunulan dilekçede, 300 bin TL manevi ve 800 bin dolar da maddi tazminat talebinde bulundu. Banka ise cevap dilekçesinde Arık’ın yatırım araçlarının riskleri hakkında bilgilendirildiği ve hisse alım-satım işlemlerinde kâr ve zarar edebileceğini bildiği savunularak davanın reddini talep etti.
Mahkeme, 23 Aralık 2021 tarihli ara kararında dosyayı bilirkişiye gönderdi. Mahkemeye gelen bilirkişi raporunda banka çalışanının, müşterilerin işlemlerinin tersine işlem yaparak davacı Arık’ın parasal zarara uğramasına neden olduğu, akçeli işlere girerek müşterilerden komisyon ve açıktan para aldığı da ortaya çıktı. Selahattin Arık, avukatı aracılığıyla mahkemeye verdiği dilekçede, devam eden yıllardaki zararların belirlenmesi için dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesini talep etti. Yeni raporun ardından duruşmaya devam edilecek.
